ZEKİ DAĞ

Aşım Helal Olsun...

ZEKİ DAĞ

Aşım helal olsun, dostluğun kıymetini bilenlere. Ama hakkım helal değildir; yüzüme gülüp arkamdan iş çevirenlere, içten pazarlıklı olanlara… Yazıklar olsun sizin gibilere. Size "insan" demeye bile utanıyorum. Ne olursanız olun, insanların sevgisini nefrete dönüştürecek kadar karaktersiz olmayın!

Bu dünyanın mahkemesinde hak yerini bulmasa da, davanı Ahiret Mahkemesi’ne taşı. Çünkü orada hâkim Allah, şahitler meleklerdir. Eğer doğru yoldan saparsan, hiçbir dünya mahkemesi senin için adaletli karar veremez. Ama Allah’ın mahkemesi asla şaşmaz. O gün "eyvah" dersiniz ama vakit çoktan geçmiştir...

Kendimi gerçekten seviyorum. Çünkü bir duruşum var. Neyi mi seviyorum? Kimseye eyvallah etmemiş olmamı… Dik duruşumu, çocuksu ruhumu, kendi ışığımda yürümeyi… Yüksek sesle şarkılar söylemeyi, her zaman doğruları söylemeyi, her şeye rağmen gülümsemeyi seviyorum. Biz hep doğru yolu seçtik ve doğru yoldan asla ayrılmayacağız. Yalancılar ve dedikoducular düşünsün!

Bana "Yolun yarısına gelmiş bir yaşta ne öğrendin?" deseler; gelenin gideceğini, her acının iz bırakacağını ve önemsemedikçe kaybedeceğini öğrendim derim. Lakin öyle insanlar tanıdım ki, bugün olsa yüzlerine bile bakmam. Bu tür insanlara Allah’ın selamı bile verilmez!

Öyle eller tuttum ki… Öyle insanlara abi, kardeş oldum ki… Toplumda her şeyini kaybetmiş olanları topluma kazandırmaya çalıştım. Yine olmadı. Yazık ettik kendimize.

Biz bazı insanların ne olduğunu gördük. Gerçek dostlarımıza bunları söyledik. Ama ne hikmetse, onlar tam tersine bu insanlarla birlikte olmaya başladılar. Hani derler ya: “Bu ne lahana, bu ne turşu?”

Biz kimin ne yaptığını, kimlerin dedikoducu ve yalancı olduğunu, güzel insanların arkasından nasıl konuşulduğunu söyledik. Bunlar sadece bizim değil, herkesin konuştuğu şeylerdi. Bildiğiniz halde hâlâ o kişilerle birlikte olmanız size "Farkınız ne?" sorusunu sordurur. Güzel dostlarımız size bunu soracaklardır. Unutmayın; Allah her şeyi görendir!

Ey güzel dostlarımız… Rüzgârın estiği yöne gitmeyin. Rüzgârın esmediği taraf da var; orayı da unutmayın ki, güzel insanlar sizi unutmasın. Rüzgârla savrulanlardan, yönünü sıkça değiştirenlerden hayır gelmez. Her şeyi bildiğiniz halde hâlâ aynı yoldaysanız, kendinize yazık edersiniz.

Mevlana der ki:
“Yanmak var, yanmak var. Odun yanınca kül olur, insan yanınca kul olur.”

Ve yine der ki:
“Dürüstlük pahalı mülktür; ucuz insanlarda bulunmaz.”

Hiçbir şey yüreğimizdeki güneşin doğmasına engel olmasın. Güzel dostlarınızı satmayınız! Bazı insanlar, kendi gibilerini bulunca eski dostlarını satarlar. Çünkü bilirler ki o dostlar bir gün maskelerini düşürebilir.

Doğru olun!
Çünkü doğruluk, iyiliğe; iyilik ise cennete götürür. Allah yolunu bilenlerden zarar gelmez ama sahte insanlardan her şey beklenir. Bu yüzden dikkatli olun.

Yalandan sakının! Çünkü yalan, fücura; fücur ise cehenneme götürür...

Dualarla Bitirelim...
Ya Rabbim, Gazze’nin yaralı kalplerini sabırla kuşat.
Amin Amin…

Gazeli kardeşlerimizin üzerine merhametinden sükûnet indir.
Amin Amin…

Her taşını, her şehidini cennete misafir eyle.
Amin Amin Amin, İnşallah…

Allah’ın adaleti varken kulun merhametine muhtaç değilim.
Allah’ım sen büyüksün!
Bizi ve bizleri kötü insanlardan uzak tut.
Yalancılardan, dedikoduculardan koru bizleri.
Doğru yoldan ayırma.
Amin, Amin, Amin…

Yazarın Diğer Yazıları