Yavaş Yürüyen Adalet
ALİ DAĞ
Yavaş Yürüyen Adalet !
Deprem ile beraber yitirdiğimiz canlar, şehrin kaybolan kültürü, örf ananesi, adaleti... Maalesef Malatya da yıkılan sadece evlerimiz, iş yerlerimiz olmadı. Doğunun incisi, güvenli kenti şu sıralar her konuda toparlanıp ayağa kalkma mücadelesi veriyor. Bu mücadeleyi verirken çok bedeller ödüyor. Ödemeye de davam edecek gibi. Yeni binalar yapılırken, yeni insanlar şehrimize yerleşirken, bu değişimin olumlu ve olumsuz yanlarına her gün şahitlik ediyoruz
Yılın sonuna yaklaştığımız şu günlerde şehrin kalbi sayılacak iş merkezlerinin halen bitirilememesi, cadde ve sokak asfaltlarının yenilenmemesi, özellikle ara sokak aydınlatmanın yetersiz ve eksik oluşu, çok ciddi emniyet zafiyeti oluşturmaktadır. Yamalı bozuk yolları aşmak için okula yetişmeye çalışan öğrencilerimiz, işe yetişmek için her gün ciddi fedakârlık gösteren çalışanların inanın psikolojisini bozmuştur. Projelerin gecikmesi şehrimizde düzenli asayişin de kontrollünü zayıflattığını görüyoruz. Gelişi güzel açılan kafeler, ara sokaklar da kahvehaneler, iddia bayileri vs. maalesef gece çökünce bu şehre can ve mal güvenliği her an tehlike altında.
Abartısız her gün birkaç ölümlü veya yaralanma ile sonuçlanan alacak verecek kavgası, aile içi şiddet haberleri duymaktayız. Depremin yol açtığı ekonomik sıkıntılar aile kurumunu ve bireysel olarak yaşam standardını derinden sarstığı aşikârdır. Deprem sonrası bu bölgelere Aile ve Sosyal İşleri Bakanlığının çok daha ciddi, projeleri olmasını beklerdim. Son iki yılda boşanmaların en çok arttığı iller depremin yıktığı illerdir. İş yerini kaybeden insanların sayısını tahmin bile demezsiniz. Bir şehri ayağa kaldırmak için ev, bina yapmak yeterli olmuyor, olmadı da…
Şehir de bu kadar problem var iken adaletin yavaş, yanlı, yetersiz işlemesi yüzünden bireysel hesaplaşmalar başlıyor. Bireysel silahlanmanın derhal önüne geçilmeli, her daim kritik bölgelerde denetimler artırılmalı. Halk verilecek cezadan korkmalı.. Otopark, trafik, alacak verecek, arazi, amme davaları, uyuşturucu üreticileri, vb. bunların çözümleme işi vatandaş ile değil yasalarla çözülmeli. Yavaş yürüyen adalet, adalet değildir.