Müzeler Haftası Hüseyin Şahin'e Vedayla Açıldı
Malatya Müzesi uzmanlarından Antropolog-Uzman Etnoarkeolog Hüseyin Şahin mesleğe vedası nedeniyle bir sunum yaparak, meslek yaşantısını “Müzecilik ve Kültür Varlıklarına Adanan Bir Ömür” başlığıyla anlattı.
18-24 Mayıs tarihleri arasında kutlanan Müzeler Haftası açılışı Malatya İl Halk Kütüphanesinde düzenlenen törenle yapıldı.
Tören nedeniyle yapılan etkinlikler kapsamında 38 yıllık meslek hayatını anlatan Şahin, zaman zaman duygulanarak konuşmakta zorlandı.
1960 yılında Arguvan Morhamam köyünde dünyaya gelen Şahin, ilkokulu Morhamam ve 30 Ağustos ilkokullarında, ortaokulu Atatürk Ortaokulunda, liseyi Turan Emeksiz (Malatya) ve Arguvan Lisesinde tamamladı. Bir süre Hacettepe Üniversitesi Felsefe Bölümüne devam eden Şahin, Fırat Üniversitesinde lisans ve yüksek lisans eğitimini aldıktan sonra Kültür Bakanlığında göreve başladı. Şahin, uzun yıllardan beri Malatya Müzesinde görev yapıyordu.
Meslek yaşamı boyunca çok sayıda arkeolojik kazı, yüzey araştırmasına katılan Şahin, 2014 yılında ilk kez yayınlanan Malatya Kültür Envanterinin hazırlanmasında başrolü oynadı. Aylarca Malatya ve ilçelerini karış karış gezen Şahin, Malatya kültürel mirasını bilgi, fotoğraf ve haritalarla kayıt altına aldı.
Şahin’in diğer yazarlarla birlikte Malatya Mutfak Kültürü ve Malatya Müzesi adlı eseri bulunuyor. Şahin’in emekli eğitimci-araştırmacı Süleyman Özerol’la birlikte Arguvan Türküleri/Halkbilimsel bir Araştırma Denemesi ve tek başına kaleme aldığı Mezarımın İşareti Kırmızı adlı kitabı bulunuyor.
Antropoloji, etnoarkeoloji ve arkeoloji alanlarında birçok ulusal ve uluslararası bildirisi yayınlanan Şahin, kültür varlıkları ve etnoarkeoloji ile ilgili 200’ün üzerinde konferans verdi, panele katıldı.
Uzun İnce Bir Yol
Şahin, “Morhamam’dan başlayan uzun ince yol” diye nitelediği yaşam öyküsünde çok sevdiği müzeciliğin ve kültür varlıklarının belirleyici olduğunu ama “her hikayenin mutlaka bir sonu olduğunu” söyleyerek konuşmasına başladı.
Müzeciliğin bir sevda olduğunun altını çizen Şahin “Müzecilik sekizde başlayıp beşte biten bir mesai değildir. Sabır, sevgi ve şefkat ister. Yasa, yönetmelik, yönerge, ilke kararlarını uygulamak için kendini devamlı yenilemek esastır. Örgün eğitimin yanı sıra çalışma hayatında da öğrenmeye ve bildiklerini öğretmeye her daim açık olmalıdır. Müzeci tutkusunu kaybetmemeli, öğrenmeye açık olmalı, detaylara önem vermeli, arazi ve kazı çalışmalarında paylaşımcı ve ekip arkadaşlarına saygılı olmalı” sözleriyle genç meslektaşlarına seslendi.
Katıldığı Bursa Paşalar, Çorum Şapinuva, Yozgat Tavium, Muğla Loryma, Hatay Üçağızlı, Mersin Yumuktepe gibi kazılar sırasında arkeolojik alanlara duyduğu sevgiyi yansıtan şiirler yazdığını belirten Şahin, Malatya Arslantepe için yazdığı şiiri okudu:
“Geç Uruk’ta “Kerpiç Saray” içinde
Bir ben vardım bir de “Kral” yanımda
“Arşiv Odası”nda kilden mühürde
Bir ben vardım bir de sevdam yanımda
Arslantepe’sinde sevdasın bulan
Çamura eliyle biçimin veren
Çömlekçi Usta’nın çarkında dönen
Bir ben vardım bir de sevdam yanımda
Gezerken aşk ile Arslantepe’de
Milidya, Malatya, ballar kentinde
Orduzu elinde Battalgazi’nde
Bir ben vardım bir de sevdam yanımda”
Elveda
Yaşamının her evresinde “öğretmenlerinin” olduğunu belirten Şahin, dedesi İsmail, babası Zeynal ve anası Gülsüm’i ilk öğretmenleri olarak tanımladı. Şahin, veda konuşmasına şöyle devam etti:
“Abece’yi Aysel Özger öğretmenimden öğrendim.
Kitap okuma, yazma alışkanlığım ise kendiliğinden gelişti sanıyorum; köyde bostan beklerken karşı dağların resimlerini çizmeyle başladı kalemle-kağıtla dostluğum. Hikayeler yazdım, şiirler yazdım kendimce çocukluğumda…
İlk tiyatro piyesimi ortaokul sıralarında yazdım. Aldığım derece beni yazmaya daha çok özendirdi. Ortaokuldaki Türkçe öğretmenlerime de teşekkür ediyorum.
Köyde yılbaşında ilk kitap hediyemi babam almıştı. Hem de «Oğlum Hüseyin Şahin’e yılbaşı armağanımdır.»
Beni hayata hazırlayan bir öğretmenim de Ömür Algedik oldu. Bilgi yarışmalarına yönlendirerek öz güven sağlamama vesile oldu.
Lisede felsefe öğretmenim, üniversite hayatımda Bozkurt Güvenç, Erksin Güleç, Muhtar Kutlu, Emrullah Güney, Halil Narman ve Sabri Çakır…
Müzecilik hayatımda da öğretmenlerim oldu; Baki Yiğit, Selahattin Eyüp Aksu… Arkeolojik/Antropolojik kazı ve değerlendirme metodunda Marcella Frangipane, Yılmaz Selim Erdal ile mesleğimle ilgili birçok kitabın yazarı olan ya da kazılarına katıldığım, çözüm bulamadığım/ adlandırmakta güçlük çektiğim konularda da yardım eden/beni aydınlatan yüzlerce öğretmenim öğretmenlerim oldu. Onları da minnetle anıyorum.”
Şahin konuşmasının sonunda meslek hayatında kalbini incittiği kim varsa helallik istedi.
Şahin, sunum bitiminde meslektaşları, eşi Güldalı ve kızı Özge Şahin ile hatıra fotoğrafı çektirdi.
Sunumun ardından emekliye ayrılan Hüseyin Şahin’e Kültür ve Turizm Müdür Yardımcısı Ayhan Karademir tarafından bir plaket verildi.
Açılış ve Etkinlikler
Müzeler Haftası açılışı saygı duruşu ve İstiklal Marşı ile başladı. Malatya Müze Müdürü Murat Ata açılış konuşmasında günün önemine değindi. Ata, Malatya’daki müzelerin durumu, eser sayıları, tescilli yapılar ve alanları, restorasyonları devam eden müzeler ve diğer kültür varlıkları hakkında bilgi verdi. Ata, yakın zamanda Arslantepe’ye gelecek ziyaretçiler için Karşılama Merkezinin tamamlanmış olacağını, bu alanda tanıtım, sergi gibi faaliyetlerin de yapılacağını duyurdu.
İnönü Üniversitesi eski rektörü Prof. Dr. Ahmet Kızılay “Arslantepe’den Dünya Mirasına: Bir Rektörün Tanıklığı” konulu sunum yaptı. Arslantepe’nin UNESCO sürecinde üzerlerine düşen her türlü desteği verdiklerini anlatan Prof. Kızılay, düzenledikleri sempozyum, kongre ve yayınladıkları kitap çalışmalarından bahsetti.
İnönü Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Dekan Yardımcısı Prof. Dr. Yüksel Göğebakan “Tarihi Gerçeklerin Ortaya Çıkmasında Müzelerin Rolü” konulu sunumunda Selçuklu, Osmanlı ve dünyadaki müzelerden örneklerle arkeolojik, antropolojik ve sanat tarihi verilerinin müzelerde korunması ile birlikte tarihi gerçeklerin belgelerle ortaya konulduğu, bunda müzelerin büyük önem taşıdığını söyledi.
Malatya Müzesi Uzmanı Sanat Tarihçisi Selim Yavuz ise “Malatya Müzesi ve Malatya’da Müzecilik” konulu sunumunda Malatya’da bulunan eserlerin müzelere alınma serüvenini, ilk müzenin kuruluşunu, müzelerde sergilenen eserleri örnekleriyle anlattı. Yavuz, Beşkonaklar Etnografya Müzesi ve Geleneksel Malatya Evi, Atatürk Anı Evi ve Etnografya Müzesi, Arslantepe Örenyeri, Arslantepe Karşılama Merkezi hakkında zengin bir görsel sunum gerçekleştirdi.
Diğer Etkinlikler
1982 yılından bu yana ülkemizde 18-24 Mayıs arası kutlanan Müzeler Haftasında bu yıl İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü, Müze Müdürlüğü ve İnönü Üniversitesinin ortaklaşa katılımıyla konferans ve sergi düzenleniyor. “Gelenekten Geleceğe bir Fotoğraf Yolculuğu” adlı fotoğraf sergisi Malatya 100. Yıl İl Halk Kütüphanesi Sergi Salonunda ziyaretçilerini bekliyor.