Genel Başkan Taşçı'dan Bakan Vedat Işıkhan'a Çağrı

Genel Başkan Taşçı'dan Bakan Vedat Işıkhan'a Çağrı

Hak–Bir Çalışan ve Emekliler Derneği Kurucu Genel Başkanı Ve Hak-İş Konfederasyonu Kurucu Genel Başkanı Mustafa Taşçı, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Sayın Prof. Dr. Vedat Işıkhan 'a Açık Mektep, SAYIN Bakanımızın Dikkatine:

Genel Başkan Mustafa Taşçı, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Sayın Prof. Dr. Vedat Işıkhan'ı bilgilendirme açısından açıklamalarda bulundu, Genel Başkan Mustafa Taşçının Açıklaması İse Şöyle:

Konu: Bakanlığınızda 28 Şubat sürecinde hakları ihlal edilen gazilerin durumu hakkında Sayın Bakanım,

28 Şubat 1997 süreci, kamuoyunda sıklıkla 'postmodern darbe' olarak adlandırılmıştır. Ancak burada kastedilen, klasik bir askeri müdahale değil, hukuki ve idari araçlarla yürütülen, demokrasiye ve temel haklara yönelik dolaylı ve gayri meşru müdahale sürecidir. Bu kapsamda, medya manipülasyonu, psikolojik harekt teknikleri, sivil toplumun etkisizleştirilmesi ve hukuki dayanağı olmayan idari işlemler aracılığıyla, kamu görevlileri ve masum kişiler görevlerinden uzaklaştırılmış, disiplin cezalarına tabi tutulmuş ve manevi olarak derin yaralar almıştır.

Bakanlığınız ve bağlı ilgili kuruluşlarda görev yapan çok sayıda çalışan, tam kanunsuzluk sonucunda tesis edilen idari işlemler nedeniyle görevlerinden uzaklaştırılmıştır. Hukuken yok hükmünde olan bu işlemler, uygulamada varmış gibi uygulanmış, bu da tam kanunsuzluğa dolaylı destek sağlanmasına yol açmıştır. Bu nedenle, söz konusu kişiler kamuoyunda '28 Şubat mağduru' olarak anılmış olsa da, gerçekte hukuki statüleri hakları ihlal edilen gazilerdir. Her gün hak ihlallerini konuşmak zorunda kalmaları, aileleri ve çevreleri ile yaptıkları görüşmelerin bu yaraları kapatmaya yetmemesi nedeniyle manevi olarak sürekli yara almaktadırlar. Fizikî bir savaş yarası bir kez alınırken, manevi gazilik yarasının kapanması için haklarının teslim edilmesi gerekmektedir.

Benzer gayri meşru vesayet girişimleri, 27 Nisan e-muhtırası, 15 Temmuz darbe teşebbüsü ve iktidarda bulunan siyasi partinin kapatılmasına yönelik müdahalelerde de görülmüştür. Ancak bu defa, sivil toplum iradesi ve kamuoyu duyarlılığı sayesinde, tam kanunsuzluğun yol açacağı maddi ve manevi tahribata izin verilmemiştir. Bugün, 27 Nisan 2025 tarihinde AK Parti Genel Merkezi'nde gerçekleştirilen 'Darbelere Karşıyız' paneli kapsamında yapılan açıklamada, partinin e-muhtırasını kınadığı ve darbeler sonucu hükümetlere bırakılan, kanunsuzluğu içeren moloz mevzuatın yürürlükten kaldırılması kararını sürdürdüğü belirtilmiş, sivil toplum örgütlerine de bu konuda çağrıda bulunulmuştur.

Ne yazık ki, sizden önce görev yapan Bakanlar, müsteşarlar, Bakan Yardımcıları ve üst düzey yöneticiler, hakları ihlal edilen çalışanlara ilişkin herhangi bir olumlu çalışma yürütmemiştir. Bu nedenle, Bakanlığınız ve bağlı ilgili kuruluşlarda yapılacak bir girişim, hem geçmişin açığını kapatacak hem de gelecekte benzer haksızlıklara karşı örnek teşkil edecektir.

Bilindiği üzere, 28 Şubat gazileri 29 yıldır her an her dakika manevi yara almaktadır. Bu kişiler, hak ihlallerinin sürekli gündeme gelmesi nedeniyle manevi olarak derin yaralar almakta ve hak temelli statüleri gasp edilmektedir. Bu durum, gazilik unvanını hak etmeleri için gerekçedir; hakları iade edilmediği sürece manevi yaraları kapanmamaktadır.

Sayın Bakanım, bu bağlamda, gazilerin haklarının tanınması ve yara aldıkları durumların giderilmesi amacıyla Bakanlığınız ve bağlı ilgili kuruluşların öncülüğünde kapsamlı bir çalışma yürütülmesini, Hak–Bir Çalışan ve Emekliler Derneği olarak tarihi bir sorumluluk olarak görmekteyiz. Bakanlığınız ve bağlı ilgili kuruluşlarda 28 Şubat gazilerinin sorunlarının çözümü için işbirliği yapılması ve tarafımıza bir randevu verilmesi hususunda desteğinizi talep ediyoruz.

Unutulmamalıdır ki: 'Doğru yolu seçmek insanın kendi iradesine bağlıdır, Allah yolunu gösterir ama yürümek kişiye bağlıdır.' (İnsan Suresi, 29).
Sizden beklentimiz, 28 Şubat gazilerinin yaşadığı yara ve hak ihlallerine sahip çıkarak, bu süreçte hiç kimsenin gerçekleştiremediği tarihi adımı atmanızdır. Bu sayede hem hakları ihlal edilenler hem de aileleri manevi bir teselli bulacak, Bakanlığınız ve bağlı ilgili kuruluşlarda kapanmamış bu tarihî dosya silinecektir. Sayın Cumhurbaşkanımızın iradeleri de bu yönde tecelli etmektedir.

Bu tarihi sorumluluğun sizlerin önderliğinde yerine getirileceğine olan inancımız tamdır. 29 yıllık hüzne son verilmesi ve büyük bir adalet zaferinin birlikte kutlanması dileğiyle, randevunuzu sabırsızlıkla bekliyoruz.
Bilgilerinize arz eder, çalışmalarınızda başarılar dileriz.
Saygılarımızla,

Bakmadan Geçme