TÜM YAZILARI SON GÜNCELLEME: 17 Kasım 2020 13:57
"Baktıkça hâline kavruldum, bittim.
Korlanır mı bir gün; külün ah Ahıska?"
Zalim Stalin'in sürgüne gönderdiği 126 bin Ahıska'lı sürgünün yıl dönümünde rahmetle anıyorum. TARİH UNUTULMAZ.
14 Kasım 1944 Unutmayacağız...
Bir gece gelip "hazırlanın gidiyorsunuz, yanınıza hiç birşey almayacaksınız" dediler insanlara ve hepsini köylerin meydanlarına topladılar. Stalin`in Karadeniz çevresini Türklerden temizlemek amaçlı planında Kırım Türklerinden sonra sıra Ahıska Türklerine gelmişti.
Yaklaşık yüz yirmi altı bin Ahıska Türkü vagonlara doluşturulup Orta Asya`ya sürüldüler. Yolculuk 40 gün kadar sürdü. Dar vagonlarda üst üste, sürüldükleri yerlere ulaşamadı çoğu, açlıktan susuzluktan yollarda kırıldılar. Yaklaşık 17 bin insan hayatını kaybetti.
“..Tren soğuk, kirliydi, üstü açıktı. Yüzlerce insan vardı. İstasyonlarda sadece bir kova çorba veriyorlardı. Herkes kapabildiği kaşeyle biraz içebiliyordu. Ural Dağları çok soğuktu. Ölenler oldu. Soğuktan yaralananlar oldu. Ölenleri trenin içinden fırlatıyorlardı..”
Sovyet yönetimi, kurduğu çalışma kamplarına topladığı Ahıskalıları kadın, çocuk demeden en ağır işlerde çalıştırdı. Şehirlere yerleşmeleri yasaklandı. Bulundukları yerlerden ayrılmaları izne bağlandı. Açlık ve bulaşıcı hastalıklar nedeniyle 30 bin Ahiskalı daha hayatını kaybetti.
Geriye o açılardan yakılan ağıtlar ve hasret kokan şiirler kaldı:
“..Ahıska bir ömür geçirdim senden uzakta / Senden ayrı bir diyarda ölürsem eğer bu son vasiyetimdir evlatlarıma / Mezarım başında Fatiha okuyarak serpsinler kabrime Ahıska kokan bir avuç toprak..”
Uluslararası kuruluşların raporlarına göre, bugün hala 600 bin kadar Ahıska Türkü vatanlarından uzakta yaşıyor. Sovyetler Birliğinin dağılmasıyla gündeme gelen Ahıska Türklerinin topraklarına dönme konusunda ise yıllara rağmen hala bir çözüme ulaşılamadı.