Korkuların Esaretinde Yaşamak

TÜM YAZILARI SON GÜNCELLEME: 20 Aralık 2020 22:04

Evet zordur korkuların esareti altında yaşamak.Korkular bizim doğamızda var .Ancak korkular belli dozda olursa iyi ,ileri safhalarda oldumu bizleri yaşamdan kopartır ve derinden yaralayarak mutsuzluğa sevk eder. Geçmişten bu gününe kadar süre gelen yaşamımızda hep bir korku yaşamışızdır.

Korkularımızı dile getirecek olursak küçük haşaratlar korkusu, yükseklik korkusu, sevdiğin insanı kaybetme korkusu,ayrılma korkusu, ölüm korkusu gibi saymakla bitmez sonsuzdur …

Bizleri derinden yaralayan ölüm korkusudur.Biz ölüm korkusunu yendiğimiz zaman her türlü korkularımızın yok olduğunu esaretlikten , özgürlüğümüze kavuştuğumuz an hayata bir sıfır önde başlamış olacağız.Korkularımızın kaynağına derinden inceleyecek olursak çocukluk dönemlerinde yaşanmış travmalardan kaynaklığı olduğunu görebiliriz.

Ailelerimiz büyüme çağında zihnimize bilmeden ,bizlerin en iyisini verdikleri düşünceleri bir çok şeyi kodlayarak şekillendirdiler.Ancak bu kodlamalar ilerki yaşlarda güvensiz, korkak ve mutsuz olmamıza neden olmuştur.Bu nedenle korkularımız nedeni ile kaçıyoruz.

Sevmek, bağlanmak,kaybetme korkusu, kendini ifade edememe sebebi ile hep suskun kalıyor , paylaşmıyoruz. İnsanoğlu çocukluktan yetişkinlik dönemine kadar kendimizi anlatamaktan çok, bilgimiz karşısında sınandığımızda yapamazsam, bildiklerimi unutursam, bilemessem, kızar mı acaba,küçük düşme ,utanma gibi düşünceleri aklımızdan geçirip korku tohumlarını ekerek,korku içinde yaşıyoruz.

Bu derin duygu çöküntüsü bedenimizi etkilemektedir.Bizler çocukluk döneminde terbiye edilmemiz hep korkutularak olmuş, hep birşeylerle korkutularak büyüdüğümüz için ergenlik döneminde yetişkin genç erkek ve genç kız oldun dedikleri anda asıl korku o zaman farkında olmadan ortaya çıkıyor .

Ömrümüzün her dönemlerinde hep bir korku içinde yaşayarak uzun yol alıp belli bir yaşa gelince işte bu noktada kendimizle yüzleşiyoruz.Yüzleztiğimizde hiçbir şeyin öneminin olmadığını, tüm korkularının bittiğinde her şey ne kadar boş ve anlamsız olduğunu gördüğümüz o an ölümün soğuk yüzüyle karşılaştığımızda anlıyoruz . Asıl gerçek olan ölümden kaçışın olmadığını biliyoruz. Onca korkular sebebi ile hayatın güzelliklerin farkına varamadık.Mutluluğu, sevgiyi, sevilmeyi, sevinçlerimizi, kucaklaşmayı ve yaşamımızı güzelleştiren onca güzellikler varken , yaşama gülümseyerek tutunmak varken neden korkuların esareti altına girdik neleri heba ettik yaşamımızda .Geçte olsa farkına varıp yaşama sımsıkı sarılarak farkındalıkla yaşama tutunup güzelliklere özgürce koşmalı ve farkına vararak yol alalım.

UNUTMAYALIM BULUNDUĞUMUZ YER HER NERESİ OLURSA OLSUN…YARAN OLSUN, ACIN OLSUN…BÖYLE KENDİMİZİ BIRAKMAYALIM !BİR İNADIMIZ VE YILMAYAN İNANCIMIZ OLSUN !

SON 5 YAZISI

Ne Ekerseniz Onu Biçersiniz

29 Kasım 2022 00:51

OKU

Gelecek Neslimizi Düşünüyorsak Suyun Değerini Bilelim

05 Ekim 2022 20:59

OKU

Emek Vermeden Hazıra Konmak Olmaz

17 Eylül 2022 00:55

OKU

Ölüm Nedir,  Ayrılık Mıdır  Sizce ?

20 Ağustos 2022 11:35

OKU

Kendi Kendimizin Doktoru Olmuşuz

30 Temmuz 2022 14:28

OKU